8 Aralık 2014 Pazartesi

Şekeri Bırakma Yolları


Artık hepimiz eminiz ki rafine şeker tüketmek vücudumuza zarar veriyor. Kısaca bu zararları hatırlatalım:




Fazla şeker tüketmek kan şekerinin hızlı yükselmesine neden olarak pankreasın fazla insülin salgılanmasına neden olur. Bozulan insülin salınımı ise kan şekeri dengenizi kontrol etmenizi zorlaştırır, daha çabuk acıkırsınız ve insülin direnci ve diyabet için risk oluşturur.

Dolaşım ile taşınan fazla şeker farklı forma dönüştürülerek yağ şeklinde depolanır,  vücudun çeşitli bölgelerinde yağlanmaya sebep olur. Artan yağ dokusunun yanı sıra kan yağları ve kolesterolde de yükselme gerçekleşir.

Rafine şeker aynı zamanda oksidatif etki göstererek bağışıklık sistemine zarar verir, vücudun kanser gibi hastalıklara karşı direncini düşürür.

Sistemik etkilerinin haricinde diş çürümelerine de neden olur.

Şekeri bırakmak için neler yapılabilir?

İçeceklerinize şeker eklemeyi bırakın: Bu süreçte çayı daha az demli içebilir, kahvenin de koyuluğunu azaltabilirsiniz. İlk hamle olarak kullandığınız şeker miktarını yarıya indirmek de bırakmanıza yardımcı olabilir.

Meyve suyu içmeyi bırakın: Meyve suyu hepimize sağlıklı gelebilir ancak meyvenin posasını değil yalnızca şekerini içerdiğini ve 1 bardak meyve suyunda bir porsiyondan fazla meyve olduğunu hatırlamakta fayda var. Hazır meyve suları ise taze sıkılmış meyve suyundan daha fazla şeker içerir, çünkü ekstradan şeker eklenmektedir.



Asitli içecekleri bırakın: Soda ve asitli içecekler de gizli şeker kaynağıdır. 1 kutu kola içtiğinizde yaklaşık 3 yemek kaşığı kadar şeker tüketmiş olursunuz. Yine meyveli sodaların da 1 şişesinde 1 yemek kaşığından fazla şeker bulunur.

Besinlerinizi takip edin: Etiket dedektifi olmadan şekeri bırakmanız çok mümkün olmaz, besinlerin içine eklenen şekerleri kontrol etmeli ve yüksek şeker içeren besinlerin tüketim sıklığı ve miktarını azaltmalısınız.

Tatlılarınızı kendiniz pişirin: Hazır aldığınız ürünler ve paketli gıdalar fazlaca şeker içerirler, tükettiğiniz kek, kurabiye ve sütlü tatlıları tariflerde yer alandan daha az şeker ile hazırlayabilirsiniz. Böylelikle daha az şeker tüketmiş olursunuz.

Çikolata seçiminizi gözden geçirin: Bu aşamada yapılacak olan basit, kakao oranı yüksek olan bitter çikolatayı seçin, ama serbest olarak tüketmeyin, miktar ve sıklık kontrolü sizin elinizde olsun.

Meyveleri düzene sokun: Ara öğün tüketiminde daha az şekerli meyveleri seçin veya yüksek şekerli meyvelerin miktarına dikkat ederek tüketin.


Şeker krizi gelince yeteri kadar tatlıyım, şeker ihtiyacım yok da diyebilirsiniz;)

Sağlıklı günler dilerim.

1 Aralık 2014 Pazartesi

Elma Mevsimi

Hazır mevsimi gelmişken elma yemek için bir çok sebebimiz var. Hem ne demişler bilirsiniz “an apple a day keeps the doctor away” yani günde 1 elma doktoru uzak tutar. Bakalım faydaları nelermiş:



Elma yüksek miktarda çözünür lif içerir. Çözünür lif kolesterolü düşürmeye, insülin seviyesini kontrol altıda tutmaya yardımcı olur.

İçerdiği potasyum sayesinde kalp sağlığını geliştirmeye yardımcı olur.

Antioksidan bileşenleri ile cilt hastalıklarına, astım rahatsızlıklarına iyi gelir, cilde parlaklık verir.

Vücut sıvılarının salgısını arttırarak detoks etkisi oluşturur.

Isırarak yerseniz diş etlerini güçlendirir.

Eski Çin tıbbında ateşli hastalıklarda ateş düşürücü etkisi olduğuna inanılırdı.




Yüksek vitamin oranı ile hastalıklardan korunmaya ve hastalık sürecinde iyileşmeye yardımcı olur.

Tok tutar, yüksek lif içeriğinden bahsetmiştik, yüksek lif içerği daha uzun süre tok kalmanıza yardımcı olur. Buna rağmen elma yedikten sonra açlık hissiniz artıyorsa elmayı yalnız tüketmeyin, tarçınlı yeşil çay içebilir veya yanına 2 ceviz tüketebilirsiniz.

İnsülin salınımını, kan şekeri seviyesini kontrol altına almaya yardımcı olur, böylelikle diyabet ile açtığınız cephede yanınızda yer alır.

Ayrıca elma sirkesi prebiyotik özelliği ile bağırsak ve böbrek sağlığını korumada etkindir. Elma sirkesini sabah aç şekilde tüketmemeli, salatalarınıza ekleyerek tüketmelisiniz.

Elmanın en güzel özelliklerinden biri de az enerjili olması, 1 küçük boy elma ortalama 60 kalori içerir üstelik bu enerji yağdan gelmez ve ara öğün için düşük enerjili iyi bir seçimdir. Üstelik ödem atmaya da yardımcı olduğundan tartıda yüzünüzü güldürür.

O zaman ne yapıyoruz ara öğünlere günde 1 elma ekliyoruz;)



20 Kasım 2014 Perşembe

Duygusal Yeme Nedir?

Aç olmadığınız halde özellikle belli bir besini yeme isteği duyuyor, bu besin tüketimini gizli gerçekleştiriyor ve yedikten sonra sakinleşiyor iseniz duygusal yeme bozukluğunuz olabilir. 


Duygusal yeme kişinin aç olmadığı halde duygularından uzaklaşmak, kaçmak veya duygularını değiştirmek için yemeğe yönelmesi ile ortaya çıkar. Fiziksel açlığın aksine aniden gelişir ve kişiyi belli yiyeceklere yöneltir. Fiziksel açlık durumda bekleyebilirken duygusal açlık durumunda besin tüketimi hemen gerçekleştirilmek istenir ve genellikle sonrasında suçluluk duygusu bırakır.

Duygusal yeme atakları sonrasında kişinin kızgınlık, stres, gerginlik, kaygı gibi duyguları kısa süreli geçtiğinden bu duygularla karşılaştığında aynı davranışı tekrar etme eğilimi oluşmaktadır. 

Duygusal yeme ataklarını önleyebilmek için sizi tetikleyen durumları ve yöneldiğiniz besinleri not almak önemlidir. 

Yeme atakları sıklığı artmışsa  veya depresyon kaynaklı gerçekleşmekte ise psikolojik yardım almak doğru olacaktır.

Duygusal yeme durumu çok sık gerçekleşmiyorsa yeme atakları yaşadığınız durumlarda farklı aktivitelere yönelerek atakları kontrol altına alabilirsiniz. Yürüyüş yapmak, müzik dinlemek, egzersiz yapmak veya sevdiğiniz başka bir faaliyeti seçebilirsiniz.

Duygusal beslenmeyi kontrol altına almak için uygulanabilecek diğer yol ise tüketilen besin türlerini değiştirmek, sağlıklı besin seçimleri yapmak olabilir.

Çabuk ulaşabileceğiniz yerlerde sağlıksız besinler bulundurmayın.

Bitki çayı için, sevdiğiniz bir içecekle duygularınızı kontrol etmeye çalışın.

Besin tüketmeye yönelmeden önce 1 bardak su için ve 5-10 dakika kadar bekleyin, tatlı yemek istiyorsanız ilk seçeneğiniz çikolata olmasın, 1 porsiyon meyve tüketin. 2-3 adet kuru kayısı veya 1 yemek kaşığı kuru üzüm veya 1 orta boy elma olabilir.

Duygusal yeme ataklarını önlemek için hobi edinin, evinizde sağlıklı besinler bulundurun. Genel anlamda düzenli ve sağlıklı beslenin uzun süre aç kalmayın.

13 Kasım 2014 Perşembe

Kivi


C vitaminine ihtiyacımız arttığı bugünlerde kivi yemek için bir çok sebebimiz var. İşte kivinin faydaları:


C vitamini ile grip nezle gibi hastalıklardan korunmaya yardımcı olur. 

Kolajen sentezini arttırır, cildin yenilenmesini sağlar, ciltteki gözenekleri sıkıştırır. Kan sulandırıcı etkisi vardır

Antioksidan özelliği ile serbest radikallerle savaşır.

Yüksek lif oranıyla sağlıklı boşaltım sistemine yardımcı olur, tansiyon düşürmeye kan yağları ve kolesterolü düşürmeye faydalıdır.

100 gram kivi 1 porsiyon meyve yerine geçer, 3,4 gram lif içerir ve neredeyse günlük ihtiyacımız kadar C vitamini içerir. Meyve seçimlerinize kiviyi de ekleyin, faydalarından faydalanın.

10 Kasım 2014 Pazartesi

Meyve Salatası

Ara öğünler için yulaf ve kış meyveleri ile meyve salatası yapabilir, günlük posa alımınızı arttırabilirsiniz. Ara öğün meyve hakkınıza denk gelecek miktarda yenilmesi gerektiğini hatırlamalısınız.



Malzemeler (4 kişilik)

2 orta boy kivi
1 orta boy elma
1 mandalina
1 portakal
3 yemek kaşığı yulaf
İsteğe göre tarçın

Tabaklara yulafı alta gelecek şekilde koyun, diğer malzemeleri küçük küçük doğrayıp karıştırın, üzerine tüm malzeme 4 kişiliktir. 1 porsiyonu diyet yapanlar için yaklaşık 1 meyve+1 ekmek değişimine denk gelmektedir, ara öğündeki 2 porsiyon meyve yerine de tüketilebilir, Afiyet olsun

6 Kasım 2014 Perşembe

Yulaflı Diyet Kurabiye

Diyet yaparken tatlı yemek isteyenlere yulaflı yağsız az şekerli bir kurabiye tarifi



Malzemeler

50 gram yulaf
1 orta boy muz(ezilmiş)
3 yemek kaşığı kuru üzüm
1 çay kaşığı tarçın
1 paket vanilin
1 yemek kaşığı pekmez
2 yemek kaşığı süt


Malzemeleri karıştırın, 16 küçük top yapın, önceden 180 C ısıtılmış fırında 12-14 dakika pişirin.
Bu kurabiyenin 2 tanesi 1/2 paket diyet bisküvi yerine ara öğünler de tüketilebilir, çocuklara yüksek posalı bir ara öğün alternatifi olarak kullanılabilir, glutensiz diyet uygulayanlara uygundur.

5 Kasım 2014 Çarşamba

En Hızlı Diyet




Son dönemlerde özellikle medyada karşımıza çıkan mucize diyetler çok hızlı kilo kaybetmek isteyenleri tuzağına düşürüyor. Elma diyeti, ayran detoksu, isveç diyeti derken amacı kilo vermek olan bireyler 3 gün birini 5 gün birini yaparak metabolizmalarıyla oynuyorlar.

Yine Dukan diyeti, Karatay Diyeti, Atkins Diyeti gibi bir veya birden fazla besin grubunun diyetten tamamen çıkarıldığı programlar hem sağlıksızdır, yağ yerine kas ve su kaybına neden olurlar; hem de sürdürülebilir değillerdir. Özellikle bu iç diyetin de ortak özelliği olan protein diyetleri böbrek yükünü arttırmakta, kan yağlarını olumsuz etkilemekte.

Peki En hızlı diyet hangisi?

Sağlıklı ve dengeli beslenmek. En doğru kilo verme yöntemi olan sağlıklı beslenme aslında diğerlerinden daha hızlıdır. Nasıl mı? Dengeli beslenerek ayda 4-6 kilo kaybedersiniz, ancak bu diyetler vücuttan yağ kaybına neden olduğu için sonuçları kalıcıdır ve sürdürülebilirler. Yapılan kısa süreli popüler diyetler bırakıldıklarında kaybedilen kilodan fazla dönüşe neden olurlar.

Bir diyetisyen tarafından takip edilen ve arkadaşınıza, komşunuza göre değil sizin beslenme alışkanlıklarınıza göre hazırlanmış diyet en hızlı kilo verdiren diyettir. Diğer diyetlerle hem sağlığınızı kaybedersiniz, hem de vaktinizi.

Sağlıklı günler dilerim

27 Ekim 2014 Pazartesi

Grip Mevsiminde Beslenme

Sonbahar biraz da hastalıkların mevsimi değil mi? Hastalanmamak için beslenmenizi güçlendirebiliriz, işte güçlü bir bağışıklık sistemi için öneriler:

Beslenmenizde yağlı yiyecekleri bir miktar azaltarak yerini sebze meyve ve salatalara bırakın.

Ara öğünlerde meyve veya salata tercih edin. Tazesi daha faydalıdır fakat sebze veya meyve suyu tüketmek isterseniz %100 sebze veya meyve içerikli olanları ve şeker ilave edilmemişleri tercih edin.

Aç kalmayın,beslenme sıklığına dikkat etmeli, sık aralıklarla ufak porsiyonlarda beslenmelisiniz.

Su için, sıvı tüketiminizi analiz ederek ne kadar su içtiğinizi hesaplayın, gün içerisinde içtiğimiz çay-kahve gibi içecekler su içmemizi azaltıyor olabilir.

Ihlamur, kuşburnu, ekinezya gibi bitki çaylarından tüketin.Özellikle hasta olanlar nane çayı demleyip içebilirler

Beslenmenizde iyi yağ kaynaklarına (zeytinyağı, yağlı tohumlar gibi) orta düzeyde kullanın. İyi yağ kaynakları E vitamini içerir.

Haftada 2-3 gün, en az 30 dakika orta seviyede egzersiz yapın, toksinlerden kurtulun, akciğerlerinizi oksijenle buluşturun.

Sağlıklı günler dilerim.

26 Ekim 2014 Pazar

Aşure Mevsimi

Aşure; muharrem ayında tüketimi artan ama her dönem severek tükettiğimiz bir tatlı. Aşure besin değerleri açısından değerlendirildiğinde en sağlıklı ve en besleyici tatlılardan...

Aşure ile ilgili birkaç bilgiyi inceleyelim

Aşure içerdiği kurubaklagiller nedeniyle çinko, fosfor, kalsiyum gibi mineraller, B grubu vitaminleri ve protein içeriğiyle zengin bir tatlı.

Şeker içeriği ve eklenen yağlı tohumlar nedeniyle yüksek miktarda enerji içerir.Bu nedenle zayıflama programı uygulayan bireylerin tüketirken dikkat etmelerinde yarar var.

Çocuklar ve gençler için, gestasyonel diyabet harici gebeler içinse küçük bir kase aşure sağlıklı bir ara öğün alternatifi olabilir, içerdiği besin öğeleriyle günlük gereksinmelere olumlu katkı sağlayacaktır.

Hazırlama aşamasında içine yağ eklenmemiş olması bir diğer olumlu özelliği...

Ayrıca kurubaklagillerin yüksek posa içeriği kalp-damar sağlığı ve sindirim sistemini olumlu etkileyecektir.

Protein kalitesi ve biyoyararlılığı yüksek olan aşure günlük protein gereksinmesine önemli bir katkı...

Anne sütünü arttırıcı özelliği var

Nelere dikkat etmeliyiz;

Enerjisi yüksektir: Tüketim miktarına dikkat edilmeli aşırıya kaçılmamalıdır.

Pişirme esnasında oluşacak besin kayıplarını engellemek için; şekeri en son eklemeliyiz

Kaç kaloridir? 

Ortalama 1 kase aşure 430 kalori enerji içerir, Zayıflama diyeti uygulayan bireyler aşurelerini  ana öğün yerine yemek uygun olacaktır. 

Ara öğün olarak yemek isterseniz yarım porsiyon yiyebilir veya aşureyi hazırlarken şekeri azaltabilir ve kuruyemiş kullanmadan kuru meyve ekleyerek yapabilirsiniz.


Sağlıklı günler dilerim.

22 Ekim 2014 Çarşamba

Hamilelikte Beslenme Nasıl Olmalı

Gebelik süresince annenin ve bebeğinin sağlığını korumak, gebenin fizyolojik gereksinimlerini karşılamak, anne vücudundaki depoları dengede tutmak, bebeğin sağlıklı büyüme ve gelişmesini sağlamak ve emzirmeye hazırlık için salgılanacak sütün enerji ve besin öğelerini karşılamak amacıyla yeterli ve dengeli beslenme sağlanmalıdır.

Peki bu süreç “çift canlı” annenin iki kişilik yemek yemesi anlamına mı gelir? Aslında değil, gebelik süresince annenin beslenmesine bünyeden bünyeye ve gebelik dönemine göre değişmekle beraber ortalama 300 kkal enerji eklemesine ihtiyaç duyulur. Bu enerjinin de gebelik süreci için anahtar rol oynayan protein, demir ve kalsiyum gibi besin öğelerinden zengin besinlerden sağlanması önemlidir.

İşte yaklaşık 300 kkal içeren birkaç örnek:

1 yumurta, 1 su bardağı yarım yağlı süt ve 1 orta boy muz
2 ince dilim tam tahıllı ekmek, 60 gram az tuzlu beyaz peynir ve yeşilliklerle hazırlanmış sandviç
6 yemek kaşığı kurubaklagil yemeği, 2 yemek kaşığı yoğurt(kaymaksız) ve 2 ince dilim tam tahıllı ekmek

Sağlıklı Gebelik Dönemi için Genel Beslenme Önerileri

•Vücutta sıvı birikmesinin kontrol altına almak için tuz tüketimini azaltmalısınız. Yemeklerde mutlaka iyotlu tuz kullanın. İyotlu tuzu yemek pişmeye yakın ya da piştikten sonra ekleyin.

•Gebelikte sıvı tüketimini karşılamak için sıvı tüketimi arttırın. Her gün en az 10 bardak su için.

•Hazır meyve suları, gazoz ve kolalı içecekler yerine taze sıkılmış meyve suları, süt ve ayran tercih edin.

•Taze sebze ve meyveyi her öğünde tüketmeye çalışın.

•Kabızlığı önlemek için sıvı tüketiminin yanında ve posa içeriği yüksek kurubaklagil, sebze ve meyve tüketimini arttırın.

•Gebelikte kansızlığı önlemek için demirden zengin besinler; yumurta, kırmızı et, pekmez, kurubaklagil tüketin. Bu besinlerin yanında taze sebze veya meyvelerle tüketilmelidir.

•Hazır çorbalar, et suyu tabletleri, sucuk, salam, sosis gibi işlenmiş ürünleri yemeyin.

•Gebelik süresince ağırlık kazanımı fazla ise(ayda 1-1,5 kilodan yüksek) Tam yağlı süt ürünleri yerine az yağlı olanlar tercih edilmeli, Şekerleme, kek, pasta, tatlılar ve hamur işlerinin tüketimi sınırlandırılmalıdır.

Tartıda hızla artan rakamları engellemek adına bilinçsiz diyet yapılmamalıdır. Besin öğeleri ve enerji ihtiyacının yeterli alınması için diyetisyen kontrolünde beslenmek önemlidir.

•Gebelik şekeri (gestasyonel diyabet) saptandıysa beslenmenizin düzenlenmesi gerekmektedir, beslenme uzmanlarından yardım almalısınız.

15 Ekim 2014 Çarşamba

Ödem Çayı

Ödem atmak için önerileri okumak için tıklayın



Ödem çayı tarifi ise şu şekilde:

1 lt kaynamış suya,
1 tatlı kaşığı yeşil çay,
1 tutam nane,
1 çay kaşığı kekik,
2 dilim limon,
1 halka zencefil ekleyin
5-7 dk bekletin.
Süzün.

Yarısını bir ara öğünde, diğer yarısını da diğer öğünde için, günde 2,5 litre su içmeyi de ihmal etmeyin. Arka arkaya 3 gün yapılabilir ve tekrar yapılmak için en az 15 gün ara vermek gerekir, sağlıklı bireyler için uygundur, ilaç kullananlar, hamileler ve emziren anneler için uygun değildir.

Sağlıklı günler dilerim

9 Ekim 2014 Perşembe

Bel İncelten İçecekler

Bel incelten içecekler derken neyi kastediyoruz? Ödem attıran, sindirimi kolaylaştırarak gaz ve şişkinliği azaltan içecekleri kastediyoruz.

  • Su: Diyet listelerinin en önemli parçalarından su karın bölgesinin incelmesine direkt etki ediyor. Yetersiz su tüketmek hem ödeme hem de kabızlığa neden olacaktır. Yeterli su tüketimi (yaklaşık 2-2,5 litre kadar) ile vücuttaki toksik maddeleri atmakla kalmaz, tokluk hissini de arttırırsınız. Yakınınızda su bulundurun, bol bol için.
  • Yeşil Çay: Yeşil çayın metabolizma hızlandırma etkisinin yanında ödem atma etkisi de kuvvetlidir, kaçamak yaptıktan sonraki gün bol su ve 2 fincan yeşil çay vicdanınızı rahatlatır.
  • Nane Çayı: Nane de iyi ödem söktürücülerden, nane çayı hem metabolizmayı hem sindirimi hızlandırır. Bu etkileri ile şişkinliği azaltır.

  • Ananas-Kivi suyu: Ananasta bulunan bromelin enzimi vücuttan ödemi atmaya yardımcı olur. 1 dilim ananas ve 1 kiviyi 100 ml su ile blenderdan geçirip ara öğün yerine içebilirsiniz. 2 porsiyon meyve yerine geçtiğini unutmayın.

  • Yağsız süt: Yağsız süt hem kalsiyum içeriği hem protein içeriği ile metabolizmayı hızlandırır, yeterli kalsiyum tüketiminin yağ kaybına olumlu etkileri de varken bir ara öğününüze 1 bardak yağsız süt ekleyebilirsiniz.



Sağlıklı günler dilerim.

4 Ekim 2014 Cumartesi

Besin Duyarlılığı


Besin duyarlılığı besin alerjisinden farklı bir durumdur. Besin duyarlılığı; belli bir besini aldıktan sonra gelişen çeşitli fiziksel ve mental etkilere neden olan reaksiyonlardır.

Besin alerjisinen farkı: Besin alerjilerinde IgE reaksiyonları gerçekleşirken besin duyarlılığında IgGnin antijen bağlanan kısmı  normal hücrelerin epitoplarına bağlanarak reaksiyona neden olur. Farklı iki mekanizmanın devrede olması etkilerin gözlemlenme sürelerini de değiştirir. Besin alerjisi olan bir birey genel anlamda bunun farkındadır, o besini tükettiğinde kızarıklık, öksürük gibi belirtileri gözlemleyebilir. Hatta bazı besin alerjileri anafilaktik şok ile ölüme bile sebep olabilirler. Ancak besin duyarlılığında etki gecikmeli olarak görülür. Etkinin ortaya çıkma süresi uzadığından bu süreçte farklı besinler de tüketilmekte, duyarlılığa neden olan besini anlayabilmek zorlaşmaktadır.

Mekanizması ve Nedenleri: Stres, bağırsak flora dengesizliği, enfeksiyon veya bazı medikal ilaçlara bağlı bağırsak mukozasında meydana gelen hasar gibi nedenler ve tek yönlü beslenmenin birikimsel etkisi ile bazı besinlere karşı duyarlılık gelişebilir. Siz bu besinleri tükettiğinizde tam olarak sindirilemeyen ve vücut tarafından tehdit gibi algılanan parçalar kalır. Vücudumuzun savunma sistemi bu maddelerle savaşmak üzere antikor denilen G tipi globulinleri üretir.

IgG Reaksiyonunun Olası Etkileri
  • ·         Abdominal ağrı (karın ağrısı), konstipasyon gibi sindirim sitemi belirtileri
  • ·         Sıvı retansiyonu (ödem)
  • ·         Halsizlik, yorgunluk, uyku bozuklukları, depresyon, anksiyete
  • ·         Solunum yolu hastalıkları (astım, bronşit gibi)
  • ·         Atopik dermatit, deri döküntüleri
  • ·         Migren, uykusuzluk
  • ·         Vücut ağırlığı denetiminin zorlaşması (kolay kilo artışı ve çabalamaya rağmen zor kilo kaybetmek)
Nasıl saptanır:  IgG ölçümü için geliştirilmiş özel testler ile bireylerden kan alınarak spesifik IgG tespiti ile hangi besinlere karşı duyarlılık reaksiyonları oluştuğu tespit edilebilir.

Sonra: Test sonucuna göre duyarlılık saptanan besinler duyarlılık derecelerine göre belirlenen sürelerce beslenmeden çıkarılır(eliminasyon diyeti). Eliminasyon diyetinin bir beslenme uzmanı tarafından hazırlanması önemli bir gerekliliktir. Temel besin öğelerine duyarlılığı saptanan bireylerin beslenme yetersizliği yaşamaması için muadil besinleri içeren bir program hazırlanmalıdır.

Etkisi: Yapılan çalışmalarda uygulanan eliminasyon diyetlerinin IgG kaynaklı bağırsak problemleri, sindirim sorunları, migren, cilt hastalıkları, kilo kaybı, astım gibi solunum hastalıklarında semptom azaltıcı etkisi olduğu gösterilmiştir. Duyarlılık testinin yapılma amacı dirençli kilo problemi ise eliminasyon diyetinde enerji ayarlaması yapılmalıdır.

Daha sonra ne olacak? “Bu besinleri bir daha asla yemeyecek miyim” dediğinizi duyar gibiyim. Duyarlılık derecesine göre belirlenen süre eliminasyon diyeti ile tamamlandıktan sonra yine beslenme uzmanı tarafından hazırlanan rotasyon diyeti ile besinler beslenmeye aşamalı olarak eklenmelidir. Duyarlılık derecesi çok yüksek olan besinlerde eklenme süresi uzayabilir.

Çeşitli sağlık problemlerinize masum görünen besinlerin neden olduğundan şüphe duyuyorsanız benimle iletişime geçebilir, duyarlılık testi yaptırabilirsiniz.


Sağlıklı günler dilerim. 

1 Ekim 2014 Çarşamba

Daha Fazla Su

Düzenli su içmek kilo kaybının en önemli bileşenlerinden, az su içenler hem sağlıklarını hem metabolizmaları bozuyor, daha yavaş kilo kaybediyorlar.

Daha fazla su tüketmek için öneriler

•Vücudunuzdaki su oranını normal düzeylerde tutmak için gün boyunca yeterli (1,5-2,5 litre-7-12 su bardağı) su tüketin.

•Çok sıcak havalarda, hamilelik, emziklilik gibi dönemlerde ve ishal-ateş gibi hastalık durumlarda vücuttan su kaybı artmaktadır, bu nedenle sıvı alımınızı arttırmalısınız.

•Havaların soğumuş olması su tüketiminizi düşürmesin.

•Kalkar kalmaz bir bardak su içerek metabolizmanızı çalıştırmaya başlayın.

•Yemeklerden yarım saat önce 1 bardak su için, em sindirim hem porsiyon kontrolü kolaylaşsın.

•Süt meyve suyu, ayran gibi içeceklerin temeli sudur ve günlük su alımına katkıda bulunur.

•Ancak kola, kahve gibi içecekler kafein içerdiklerinde vücuttan su atılmasına neden olurlar.

•Ara öğünlerde çay-kahve yerine su, meyve suyu veya ayran tercih edin. Veya her bir bardak kahveden sonra 1 bardak su için.

•İş yerinize veya eve geldiğinizde bir bardak su içmeyi alışkanlık haline getirin.

•Masanızın üzerinde her zaman bir şişede su bulundurun, saat başı 1 bardak doldurun.

•Suyu lezzetlendirmek için içine tarçın, limon dilimleri, nane yaprakları veya elma, portakal gibi taze meyvelerden ekleyebilirsiniz.

•Su içmek için susamayı beklemeyin

•Fiziksel aktivite öncesi, sırası ve sonrasında su için.

•Dışarı çıkarken yanınıza, çantanıza, arabanıza mutlaka su alın.

30 Eylül 2014 Salı

Bayramda Sağlıklı Beslenme

Kurban Bayramında Sağlıklı Beslenme Stratejileri

Bayram dönemleri geldiğinde tatilde olmanın ve ziyaretlerin etkisiyle besin tüketimimizde önemli değişiklikler olmakta, bir de işin içine çikolatalar ve bayram tatlıları girdiğinde beslenmemiz rayından çıkabiliyor.

Bayram beslenmesinde unutmamız gerekenler

Aşırı yemek yemek, şeker, çikolata, ağır hamur işleri ve diğer tatlıları aşırı tüketmek mide, kalp ve barsak sisteminde çeşitli rahatsızlıklara ve kilo alımına yol açabilir

Hayvansal kaynaklı proteinlerin doymuş yağ ve kolesterol içerikleri fazla olduğundan tüketim miktarlarına dikkat edilmelidir, tüketilebilecek miktarlar bireylerin yaş, fizyolojik durum, vücut ağırlığı gibi faktörlerinden etkilenmekle beraber 60-120 gram arasındadır.

Ayrıca etin pişirme ve saklama koşulları da önemlidir. Etlerin yağda kavrulması ve kızartılması besin öğesi kayıplarının artmasına, fazla miktarda yağ tüketilmesine yol açabilmektedir. Etlerin buğulama, ızgara,haşlama şeklinde pişirilip, tüketilmesi sağlık açısından daha yararlı olacaktır.

Dikkat edilmesi gereken diğer bir konu da taze kesilen etlerin hemen tüketilmemesidir. Taze kesilmiş ette "ölüm katılığı" oluştuğundan sindirimi ve pişirilmesi çok zordur. Buzdolabında 1-2 gün bekletilmiş etin marinasyon sonrasında tüketilmesi sağlık açısından uygundur.


Sakatatlar kolesterol ve yağ miktarları fazla olduğunda tüketilmesi önerilmemektedir.

Etlerin çok yağlı kısımları tüketilmemeli, hayvanın iç yağları yemeklere lezzet vermek amacıyla kullanılmamalıdır.


Kemik ve et suyunun besleyici bir değerinin bulunmadığını yalnız yağ içerdiğini de unutmayalım, et suyunu tüketmek fazladan yağ alarak kilo almanıza sebep olabilir.

Et tüketimiyle birlikte sebze tüketimini de arttırarak hem besinlerinizi daha besleyici hale getirebilir hem de kolesterolün yükselmesini bir miktar azaltabilirsiniz.


Et kullanılarak yapılan yemeklere yağ ilave edilmemelidir, etin kendi yağı ile pişmesi sağlanmalıdır.

Kavurmanın içine tereyağı veya kuyruk/iç yağı eklemeden, kendi suyunda, kısık ateşte pişirme yapılmalıdır.

Bayramda ağızları tatlandırmak için ağır hamurlu tatlılar ve çikolatalar yerine, sütlü ve meyveli tatlıları tüketmek ve porsiyon miktarlarını az tutmak sağlıklı bir seçim olacaktır. Günde bir taneden fazla çikolata tüketmemeliyiz.

Ziyaretler sırasında artan çay ve kahve tüketimi aşırı miktarlarda olduğunda uykusuzluk, kalp ritm bozuklukları, mide problemlerine sebep olabilmektedir. Bu tür içeceklerin tüketilen miktarlarına özellikle kalp ve damar rahatsızlığı olanlar dikkat etmelidir.

Sabah mutlaka güne kahvaltı yaparak başlanmalıdır, kahvaltı hafif ve sebze-meyve de içerir nitelikte olmalıdır.

Su tüketimine dikkat edilmelidir.Günlük 2 litre su içilmelidir.

Sağlıklı bir bayram dilerim.

28 Eylül 2014 Pazar

Ödemden Kurtulmak İçin


Zaman zaman karşılaşılan ödem problemi en yalın ifadeyle vücutta sıvı birikmesidir. Ödem giderici beslenme önerilerine geçmeden önce bu problemin çeşitli sağlık sorunlarından kaynaklanabileceğini hatırlamalı ve uzman kontrolünden geçmelisiniz. Sağlıklı bireylerde oluşan ödem problemi için beslenme önerileri şöyle sıralanabilir:

Bol su için: Su içmek vücudun toksinlerden arınmasına yardımcı olurken dolaşımı da hızlandırarak su tutulumunu önler. Bu nedenle bol su içmeli ve bu su tüketimini güne yaymalısınız.

Sodyum alımını azaltın: Tuzlu besinlerin su tuttuğunu hepimiz biliyoruz, yüksek tuz içeren besinleri hatırlayalım: Turşu, salamura ürünler, işlenmiş et ürünleri, yağlı tohumlar, paketli ürünler vb. Yemeklere tuz yerine başka baharatlar ekleyebilir, salatanızı sirke veya limon suyuyla renklendirebilirsiniz.

Basit şeker tüketmeyin. Rafine ürünler vücutta su tutulmasına neden olur, ödem probleminiz varsa yüksek şekerli besinleri tüketmeyin, içeceklerinize şeker eklemeyin.

Çay-kahve tüketimini sınırlandırın: Böylelikle kafein alımını azaltmış olursunuz, çay kahve tüketimin susuzluk hissini azaltarak su tüketimimizi düşürmesini önemseyin.

Potasyum içeren besinleri arttırın. Potasyum, bedeninizin sıvı dengesini düzeltmeye yardımcı olacaktır. Muz, yeşil yapraklı sebzeler, elma, armut, kayısı iyi birer potasyum kaynağıdır. 

Ara öğünde ananas tüketin: Ananasta bulunan bromelin enzimi ödem atılmasına yardımcı olur, sindirimi kolaylaştırır, gazı azaltır. Ananasın kan şekerini hızlı yükselttiğini göz önünde bulundurmalı çok yüksek miiktarda tüketmemelisiniz. Ara öğünde 1 ince halka dilim uygun olacaktır.

Asitli içecekler, fazla soda tüketimi ve alkolün de ödeme neden olduğunu unutmayın.

Dinlenin: Az uyumak da ödeme neden olabilir, bu nedenle uyku düzeninize, 7-8 saat uyumaya özen gösterin.

Egzersiz yapın: Her derde deva egzersiz burada da karşımıza çıkıyor, orta tempolu 30-45 dakikalık yürüyüş hem dolaşımı hızlandırarak ödemi engeller hem de endorfin salgılatıp mutlu eder.

Ödem atmak için sağlıklı çay ve besinlerden yardım alın. Bu amaçla kullanabileceğimiz çaylar; yeşil çay, ısırgan çayı veya rezene olabilir. Çayların demlenme sürelerine dikkat etmeli ve birbiriyle karıştırmadan tüketmelisiniz.

Öğünlerinize ödem atan salata ekleyin: Salatalık, domates, marul, maydanoz, limon, taze nane, maydanoz ve elma sirkeli bir salata da iyi bir besin olacaktır.


Sağlıklı günler dilerim.

25 Eylül 2014 Perşembe

Online Diyet Takibi


Online Diyet Takibinde İndirim var.

Aylık ücret 125 TL oldu:)


Neden online diyet?
Cevabı basit: Pratik olduğu için. Hepimizin vakit problemi yaşadığı bir dönemde online diyet hem sağlığınıza kavuşmanız da hem tartıda arzuladığınız kiloyu görmeniz için size pratik mi pratik bir seçenek sunuyor.

Diyetisyen kontrolünde mi?
Elbette diyetisyen kontrolünde. Zayıflama programları diyetisyen tarafından takip edilmediğinde su ve kas kayıplarına neden olarak sağlığınızı bozabilir, hem verdiğiniz kiloları geri alırsınız, hem de sağlığınızı kaybedersiniz. Bu nedenle online diyet sisteminde diyetiniz Uzman Diyetisyen Ayşe Nur Yılmaz tarafından size uygun olarak hazırlanmaktadır.

Sistem nasıl işliyor?
Mail ile ulaşarak dytaysenur@gmail.com adresine mail atıyorsunuz, doldurmanız gereken online diyet takip bilgi formunu size mail ile iletiyoruz.
Ödemenizi aşağıdaki ödeme düğmelerinden kredi kartı gerçekleştirebilir veya banka havalesi ile yapabilirsiniz.

Online Diyet bilgi formunu doldurduktan ve ödemenizi gerçekleştirdikten sonra e-mail ile programınızı size ulaştırıyoruz. Haftalık olarak kilo takibinizi yapıyor ve diyetinizi haftalık değiştiriyoruz. 

Program esnasında sorularınızı mail ile ulaştırabilirsiniz ve beslenme programınızda haftalık değişim haricinde ara değişiklikler de yapabiliriz. Paketlerimizi siz hedef kiloya ulaşana kadar aylık yeniliyoruz.

Hedeflenen vücut ağırlığına ulaşıldıktan sonra kaybedilen kilonun kalıcı olması için online kilo koruma programı uygulanmaktadır. Kilo koruma programının süresi kaybedilen ağırlığa göre değişmekte ve bireysel ayarlanmaktadır.

Online Diyet ile Verilen Hizmetler
Kilo verme – zayıflama -- diyeti
Gebelik döneminde beslenme
Emzirme dönemi diyeti
Yaşlı beslenmesi
Sporcu beslenmesi 
Kilo alma hizmeti
Hastalıklara özel beslenme programı

Ücretlendirme
Takipli Online Diyet Sisteminin Aylık Ücreti:125 TL’dir.

Ödeme Nasıl Yapılıyor?
Eft bilgisi için dytaysenur@gmail.com adresine mail atabilirsiniz


Sağlıklı günler dilerim.


24 Eylül 2014 Çarşamba

Zayıflamak Güzeldir


biri ‪#‎kilokaybı‬ mı dedi:) diyetin ilk tartılmalarına bayılıyorum 1 çift 9 günde kaç kilo verebilir? cevap veriyorum 9 üstelik 6,7 yağ kaybı ile:)‪#‎diyet‬ ‪#‎diyetisyen‬ ‪#‎ümraniye‬

1 aydır diyet yapıyor olsaydınız kaç kilo gitmiş olurdu? 

yapamam diyene kadar başlasaydınız 1 ayda 4,8 1,5 ayda 7 kg verebilirdiniz



kış-soğuk demeden kilo verenler kulübü kurduk, bekleriz:) #zayıflama #diyet #diet #zayıflamakgüzeldir


zayıflamak güzeldir, zayıflatmak daha güzeldir;))

zayıflamak güzeldir, zayıflatmak daha güzeldir;))

zayıflamak güzeldir, zayıflatmak daha güzeldir;))



sağlıklı beslen, sağlıklı kilo ver;)





emzirme döneminde kilo kaybı başkadır, işte süper bir örnek;) 



zayıflamak güzeldir, zayıflatmak daha güzeldir;)) #dünyayıhafifletmece #diyet #onlinediyet


Dünyayı hafifletiyoruz;) bugünden 2 güzel örnek  zayıflama istiyorsan erteleme;)



bayramdan mutlu dönenler;)


kilo vermek istiyorsan erteleme;)




23 Eylül 2014 Salı

Böbrek Hastalıkları ve Beslenme

Böbrekler görevleri nedeniyle hayati önem taşırlar. 

Metabolizma atık ürünleri olan üre, kreatinin, ürik asit, ilaç ve toksinlerin vücuttan atılmasını sağlamak, vücut sıvı elektrolit dengesini düzenlemek, vücudun asit-baz dengesini düzenlemek, kan basıncını düzenlemek ve alyuvar yapımını uyarmak temel görevleridir.

Besinlerin metabolizması sonrası açığa çıkan atık maddelerin önemli bir kısmı böbreklerden atılması böbrek hastalıkları durumunda beslenmede önemli değişiklikler yapılmasını zorunlu kılar. 

Genel olarak böbrek hastalarının sınırlandırılması gereken besinler önerilenden fazla süt, yumurta, et grubu besinler, tuz ve yüksek tuz içeren konserveler, salamura besinler, işlenmiş et ürünleri, kuruyemişler, kuru meyveler, sakatatlar, meşrubatlar, muz, kavun, patates, kurubaklagiller, bulgur, mısır gibi besinlerdir.

Günlük tüketilen su miktarı hastanın durumuna göre ayarlanmaktadır. Böbrek yetmezliğinin son dönemlerinde sıvı miktarı dikkatli takip edilmeli, tüketilen çay, ayran, çorba gibi besinlerin hesaplanması unutulmamalıdır.


Böbrek hastaları için besin hazırlanırken yemeğin içerisine eklenen besinlerin tuz içeriğine dikkat edilmeli, kızartma yöntemi uygulanmamalı, doymuş yağ kullanılmamalıdır. Sebze yemekleri hazırlanırken ilk haşlama sularının dökülmesi potasyum alımını azaltacaktır. 

Beslenmenin hastalığa uygun sürdürülmesi için böbrek hastalıklarında diyet kişiye özel olarak diyetisyen tarafından planlanmalıdır.

Uzman Diyetisyen Ayşe Nur Yılmaz

21 Eylül 2014 Pazar

Yaşlılıkta Beslenme

Yeterli ve dengeli beslenme her yaşta olduğu gibi yaşlılık döneminde de büyük önem taşımaktadır. Yaşa bağlı oluşabilecek hastalıkların önlenmesinde veya geciktirilmesinde, varsa mevcut hastalığın tedavi edilmesinde beslenme önemli rol oynamaktadır.  

Bu dönemde dikkat edilmesi gereken ilkeler şu şekilde sıralanabilir:

Beslenmenin tüm besin gruplarını içermesine dikkat edilmeli, besin çeşitliliği sağlanmalıdır. Dört temel besin gruplarından süt grubunda yer alan süt, peynir ve yoğurt; et grubunda yer alan et, tavuk, yumurta ve kuru baklagiller; sebze ve meyve grubu ile tahıl grubuna giren ekmek, bulgur, makarna, pirinç seçilerek günlük beslenmede yer almalıdır.

Bireylerin ideal vücut ağırlığında olmaları sağlanmalıdır. Sağlık problemlerini önlemek ve kontrol edebilmek için zayıflıktan ve şişmanlıktan kaçınmalıdır.

Öğün sayısı artırılmalı, az ve sık yemek yenilmelidir. Az ve sık beslenme ile sindirim problemleri önlenebilir. Bireylerin düzenli beslenmesi takip edilmeli ve başta kahvaltı olmak üzere asla öğün atlanmamalıdır.

Yaş ilerledikçe görülme sıklığı artan kalp-damar hastalıkları ve kolesterol yükseklikleri nedeniyle diyetteki toplam yağ miktarı azaltılmalıdır. Hayvansal kaynaklı yağ tüketimi azaltılmalı, bitkisel kaynaklı sıvı yağlar tercih edilmelidir. Az yağlı veya yağsız süt ve yoğurt tüketimine özen gösterilmelidir.

Omega 3 yağ asitlerinin yoğun olarak bulunduğu balık türleri haftada en az 2 kez tüketilmelidir.

Besinler hazırlanırken haşlama, ızgara yapma, buğulama veya fırında pişirme yöntemleri kullanılmalıdır.

Günlük beslenmede tam tahıllar, kurubaklagiller, kabuklu taze sebze ve meyveler tüketilmeli, günlük lif alımı arttırılmalıdır.

Sıvı tüketimi arttırılmalıdır. Günde en az 8-10 bardak su tüketilmelidir. Bu miktarın büyük kısmı su olarak tüketilmelidir.

Aşırı çay, kahve, gazlı içeceklerden uzak durulmalıdır. Bitki çayları yüksek miktarda tüketilmemelidir.

Diyette tuz miktarı azaltılmalıdır. Hazırlanmış yemeklere ilave edilmemeli ve tuz içeriği yüksek besinler olan turşu ve salamuralardan uzak durulmalıdır.Şeker, şekerli besinler ve hamur tatlılarının tüketimi sınırlanmalıdır.

Yaşa ve fizyolojik duruma uygun olarak fiziksel aktivite yapılmalı, sigara ve alkol kullanılmamalıdır.

Bireylerin sağlıklı beslenmelerinin sağlanması için beslenme uzmanlarından yardım alınmalıdır.


19 Eylül 2014 Cuma

Online Diyet

 ‪#‎onlinediyet‬  ile ‪#‎zayıflamakgüzeldir‬ ‪#‎diyet‬ ‪#‎diyetisyen‬‪#‎zayıflama‬ ‪#‎motivasyon‬ ‪#‎zayıflıyorum‬
 ‪#‎ümraniye‬ ‪#‎diyetkardeşliği‬

1 ayda kaç kilo verdiler? #onlinediyet #zayıflamakgüzeldir #keepintouch #diyet #diet #diyetisyen #diyetkardeşliği #zayıflama

Dört bir tarafta online diyet:)  geçen hafta diyete başlayan 1,5 kg verdi bile.. online diyet takibi detaylı bilgi için online diyet tıklayın;) veya dytaysenur@gmail.com adresine mail atın:) 

online diyet takibi detaylı bilgi için online diyet tıklayın;) veya dytaysenur@gmail.com adresine mail atın:)


online diyet takibi detaylı bilgi için online diyet tıklayın;) veya dytaysenur@gmail.com adresine mail atın:)


online diyet ile zayıflamaya devam:))


her ikisi de kazandı:) iddiayı kazanansa küçük kardeş oldu, korumada  takibe devam #onlinediyet #zayıflamakgüzeldir


rekabet 1. ve 2. perde aşağıda;)
online diyette rekabet var, abla-kardeş iddiası kim daha fazla zayıflayacak? bekleyelim görelim;) dünyayı hafifletmece #onlinediyet #rekabet 


Rekabette ikinci perde;) online diyet ile zayıflamaya devam